Muğla’nın Ula ilçesine bağlı Gökova Mahallesi’nde faaliyet gösteren iki taş ocağı, bölgeyi geri dönülmez bir çevre felaketine sürüklüyor. Ege’nin gözbebeği olan Gökova’da oyulan dağlardan yükselen toz bulutları ve dinmeyen gürültüyle adeta boğuluyor. Özellikle yaz aylarında etkisini artıran kirlilik, hem doğayı hem de insan sağlığını tehdit ediyor.

Toz bulutları yalnızca taş ocaklarının çevresini değil, kilometrelerce ötedeki Ula merkezini bile etkisi altına aldı. Çocuklar parklarda oynayamıyor, vatandaşlar pencerelerini açamıyor, çamaşırlarını dışarıya asamıyor. Gökova’nın tertemiz havası, ağır sanayi faaliyetlerinin gölgesinde zehir soluyor.
Mahalle sakinleri, bu çevre katliamına karşı isyan ediyor. Bölge halkından Ayşe Yıldız, yaşadıkları zorlukları şu sözlerle dile getirdi: “Sabah kalktığımızda evimizin içi bile tozla kaplı oluyor. Çocuklarım dışarı çıkmak istiyor ama göz gözü görmüyor.”

Bölge, doğal sit alanı statüsünde olmasına rağmen dağlar hoyratça oyuluyor, ekosistem paramparça ediliyor. Gürültü kirliliği, toz bulutları ve doğa tahribatı, Gökova’yı her geçen gün biraz daha yaşanmaz hale getiriyor. Turizm cenneti olarak bilinen bölge, artık nefes alamaz hale geldi.
Büyükşehir Belediyesi İnceleme Başlattı
Muğla Büyükşehir Belediyesi ekipleri, bölgede inceleme başlatarak tespit çalışmaları yaptı. Büyükşehir Belediyesi, taş ocaklarındaki patlatmaların çevre ve insan sağlığına olası etkilerinin göz ardı edilemeyeceği vurgularken, hukuki sürecin de başlatılacağını belirtti.
Büyükşehir Belediyesi ayrıca, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı başta olmak üzere ilgili kurumlara resmi başvuruda bulunacak.