Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Muğla’nın Menteşe ilçesinde düzenlenen “Toprağımızı Vermiyoruz” mitinginde konuştu. Zeytinlikleri madene açan yasal düzenlemeye tepki gösteren Özel, Anayasa Mahkemesi’ne çağrıda bulundu.

Özel konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Yetmişinde bile mesela zeytin dikeceksin. Hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için. Meydan esasen bir meclistir. Demokrasilerde milletin vekaletini verip beş yıl köşede oturmaz; ister, denetler, müdahale eder, kendisiyle ilgili her konuda söz söylemeye devam eder. Ankara’daki Meclis Muğla’nın doğasına kasteden bir düzenleme yaptı. O Meclis duymuyorsa bugün Muğla’nın meydanı meclisin kendisidir. Milletin meclisi burasıdır.
Zeytinler için emek verenler kazanacak, sonuna kadar mücadele edenler kazanacak. Kendisini koyların sahibi bilenlere, kendisini ağaçların, çevrenin sahibi bilenlere, ‘parasını veririm yasasını çıkarırım keserim katlederim’ diyenlere zeytin ağacının Homeros’un kulağına söylediğini söylemek lazım: ‘Sizden önce de vardı, sizden sonra da vardı.’ O kazanacak, kötülük kaybedecek, siz kaybedeceksiniz.
Böyle bir güzelliği korumamız gerekirken 23 yıldır bu ülkeyi yöneten iktidar ne yapıyor? 23 yılda 11 kez zeytine Meclis zemininde saldırdılar. 80 yılda bin 186 maden ruhsatı verilmişken, 23 yılda 386 bin izin verilmiştir. Bunlar yeşil alan görünce maden ruhsatı kapsamına almışlar. Türkiye dünyaya 2053 yılı için net 0 emisyon hedefi vermişken iklim yasası ile zeytinlikleri madene açmıştır. Bu iki yüzlülüktür. Biz madene değil, bu tarz vahşi, kamu yararı gözetmeyen madenciliğe karşıyız. Bu mücadele hiç bitmedi. Bütün mücadelelere rağmen kanunu koordinatlar belirtmek suretiyle adrese belirtmek suretiyle bu saldırıyı gerçekleştirdiler. Anayasa Mahkemesi’ne çağrıımızdır; Torunlarımız için sizden adalet bekliyoruz.” dedi.

BU YAPTIKLARI EN BÜYÜK VATAN HAİNLİĞİDİR
Özel sözlerine şöyle devam etti: “Bunlar bir yeşil alan gördüklerinde hemen inşaat hayali kuranlardır. Muğla topraklarının tamamının %60’ı maden ruhsatı kapsamına alınmıştır Milas’ta Yatağan’da 57 köy kaderiyle başbaşadır. Köylülere evini bırak nereye gidersen git denilmektedir. Neredeyse 1 milyon zeytin ağacı binlerce yıllık emek köylülerin alınteri bir bakanın imzasıyla bir şirketi para iştahına terk edilmiştir. Biz madenciliğe değil bu tarz kamu yarari gözetmeyen vahşi madenciliğin sonuna kadar karşıyız. Doğayı değil parayı önceleyen bir sistemin sonuna kadar karşındayız. Önüne gelene vatan haini diyenlerin bu yaptıkları en büyük vatan hainliğidir.
Yolda buraya kavuşmak için yüzlerce kilometreyi ilerden gelirken tertip komitesi mikrofonlarıyla açılış yaptığında bir büyük cepheden bahsediyordu evet cephe bir savaş daha verilir ve aslında bizden kolay kolay Kullanmayız ama savaşdayız saldırıdayız birileri geleceğimize savaş açmış birlikteliğimize savaş açmış ne demokrasiye savaş açmış biz de bunun karşısında demokratik olanı kullanıyoruz. kötülükle savaşıyoruz biz kazanacağız iyiler kazanacağız kazanacağız kazanacağız zeytin ağaçları kazanacak mücadelemiz kazanacak selamlıyorum iyi ki varsınız. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz”